İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından düzenlenen MINEX – 10. Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı ile TMMOB Maden Mühendisleri Odası İzmir Şubesi tarafından organize edilen IMMAT 9. Uluslararası Maden Makinaları ve Teknolojileri Kongresi başladı. Kongrenin “Madencilik ve Medeniyet” konulu açılış oturumunun konuğu Akademisyen, Jeolog ve Bilim İnsanı Prof. Dr. Celal Şengör oldu.


Moderatörlüğünü Aykut Akdemir ve Tülay Suiçmez’in yaptığı oturumda konuşan Prof. Dr. Celal Şengör, madenciliğin medeniyetin temeli olduğunu belirterek, “Madenciliğin de temeli, jeoloji ve münakaledir. Jeolojinin de temeli her ölçekte kaliteli jeolojik haritalardır. Bir ülkenin temel jeolojik haritaları kaliteli bir şekilde yapılıp bitirilmedikten sonra orada kaliteli madencilik olmaz. Maden münakalesinin temeli de iyi ve sık bir demiryolu ve denizyolu ağıdır. Kaliteli madenciliğin olmadığı yerde de medeniyet olmaz” dedi.


“Bugün dahi ülkemizde sistematik olarak kaliteli jeolojik haritalar üretilememektedir” diyen Celal Şengör, “Türkiye’de İTÜ İhsan Ketin ekolü dışında dünyada ses getiren tek bir jeoloji bölümü yoktur. Akılsız ve görgüsüz, bilgisiz müdahaleler sürdükçe olması da mümkün değildir. Madenci kardeşlerimiz, lütfen uyanalım. Bu ülkemiz için bir hayat memat meselesidir” diye konuştu.


Prof. Dr. Şengör, “Senin Cahilliğin Benim Yaşamımı Etkiliyor” adlı kitabını da imzaladı. Fuar ziyaretçilerinin yoğun ilgisiyle karşılaşan Şengör’ün kitabını imzaladığı masada uzun kuyruk oluştu.


İkinci oturumun konusu “Depremler ve Madenciler” oldu. Moderatörlüğü Kemal Barış tarafından yapılan oturuma; Tiyatro Sanatçısı Orhan Aydın, Maden Yüksek Mühendisi Cüneyd Yamudi, Maden Mühendisi İlhan Çolak, Maden Mühendisi Mustafa Tanrıverdi, Maden Yüksek Mühendisi Murat Er konuşmacı olarak katıldı. Konuşmacılar son 20 yılda ülkemizde yaşanan ve büyük can ve mal kaybı yaşanan depremler hakkında örneklerle konuşma yaptı. Depremlerde özellikle madencilerin hayat kurtarmakta oynadıkları rolün önemine değinen konuşmacılar, madencilerin göçüklere hangi yöntemlerle ve hangi iş sağlığı güvenliği önlemleriyle girdiklerini ve hayat kurtardıklarını anlattı. Konuşmacılar yaşanan bu acı kayıpların ardından madencilerin belediye çalışanlarına ve gönüllü gruplara deprem sonrasında göçük altında kalan insanların hangi kurtarma yöntemleriyle daha kısa sürede müdahale etme konusunda verdikleri eğitimlerden de söz etti.


6 Şubat depreminde kızı Eylem Şafak Aydın’ı Hatay’da kaybeden sanatçı Orhan Aydın da yaşadıklarını, yetersizlikleri anlattı. Aydın, kızının anısına farklı şehirlerde 40 bin ağaçlık orman oluşturulacağını belirterek, ““Hatay’da kızımın adına çocuklarla gençlere yönelik kütüphane ve sanat merkezi yapıyorum. Ormanlar oluşturmak istiyorum, insanlığa umut olsun diye, 40 bin ağaçlık bir orman hedefim var. Hatıra ormanları kızımın adını taşıyacak ama her ağaca bir isim vereceğim ve o isimler, deprem bölgelerinde canlarını yitiren çocukların isimleri olacak” diye konuşarak, deprem bölgelerine yardım elinin uzatılmaya devam etmesi gerektiğini de söyledi.